YAZIN TADI KAÇMASIN, BU HASTALIKLARA DİKKAT!


Yaz hastalıklarına karşı gerekli önlemleri alıp daha dikkatli davranarak yaz aylarını daha keyifli geçirebilirsiniz

Sıcaklar havalar geldi ve bu dönemlerde artış gösteren hastalıklar kapıda. Keyiflerin kaçmaması için yazın sık görülen hastalıklara karşı dikkatli olmak gerekiyor.

Yaz mevsiminin sıcak ve nemli günleri etkisini göstermeye başlarken, hava koşulları yalnızca konforumuzu değil, sağlığımızı da ciddi şekilde etkiliyor. Özellikle kronik hastalığı olanlar, yaşlılar, çocuklar ve açık alanda çalışanlar için risk her zamankinden daha yüksek.

Bu dönemlerde; sıcak çarpması, güneş yanıkları, sıvı ve mineral kaybına bağlı rahatsızlıklar ile enfeksiyon hastalıklarında genellikle gözle görülür bir artış yaşanırken, uzmanlar vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyarıyor.

Yazın Tadı Kaçmasın!

Acıbadem Life Sağlıklı Yaşam Hizmetleri’nden Aile Hekimliği Uzmanı Dr. Aslı Azakoğlu Karaca, yazın sık görülen hastalıklarla ilgili şunları söyledi, “Yüksek tansiyon ve buna bağlı olarak, baş ağrısı, mide bulantısı, burun kanamalarında artış; karın ağrısı, kusma ve ishal ile kendini gösteren besin zehirlenmeleri bunlardan yalnızca birkaç tanesi.

Ayrıca, güneş yanıkları ve güneş çarpması, isilik gibi cilt problemleri, böcek sokması ya da ısırıklar, idrar yolu enfeksiyonları ve ciddi kulak ağrısı ile giden Otit vakaları gibi pek çok hastalık yazın tadını çıkarmayı engelleyebiliyor.

Öğle saatlerinde uzun süre dışarıda kalmaya bağlı güneş çarpması ve cilt yanıkları acillere en çok başvuru nedenleri arasında. Özellikle bebek, çocuk ve yaşlılar daha hassas olduklarından dolayı en çok onlar etkileniyor. İşte bu sebeple; bebekler, çocuklar, emziren anneler, hamileler ve 65 yaş üzeri bireylerin bu saatlerde kapalı ve serin ortamlarda bulunmasını öneriyorum. Deniz ve havuzda serinlemek isteyenler ise sabah ya da akşamüzeri saatlerini tercih etmeleri gerekiyor. SPF 50 koruma faktörlü güneş koruyucu kremlerini sürmeden dışarı çıkmalarının sakıncalı olduğunu da ayrıca belirtmek isterim. Dehidrasyonun (sıvı kaybı) engellenmesi adına bol su tüketimi, mineral suyu tüketimi ve meyve tüketimi çok önemli. En az 2-2,5 lt su günlük tüketim için önerdiğimiz miktar. Bu da yaklaşık 8-10 bardak suya denk geliyor. Ancak terlemenin artması nedeniyle kışın tükettiğimiz miktardan daha çok su tüketilmesini öneriyorum.

Kilolu bireylerde koltuk altı, kasık bölgesi ve göğüs altları başta olmak üzere ayaklarda da mantar enfeksiyonları görülme sıklığı ısı ve nem yüzünden artış gösteriyor.

Bebeklerde ve çocuklarda ise halk arasında isilik olarak bilinen miliaria; ter kanallarının tıkanması sonucunda ortaya çıkan, cilt üzerinde yaygın bir şekilde görülen, kırmızı ya da pembe renkte oluşan kızarıklık ve kabartılardır. Ürtiker ve alerji ile çok karışır ciddi kaşıntıya, huzursuzluğa sebebiyet verir. Genelde vücudun göğüs, karın, boyun, kol ve bacaklar gibi kıvrımlı bölgelerinde görülür.”

Gıda ve Su Kaynaklı Zehirlenmeler

Uzm. Dr. Aslı Azakoğlu Karaca, gıda ve su zehirlenmelerine de dikkat çekerek, “Yaz aylarında hava sıcaklığının yüksek olması, dışarıda satılan gıdalar başta olmak üzere birçok besinde bozulmaya yol açıyor. Özellikle süt ürünleri, beyaz et, salatalar… vb. gıda zehirlenmelerinden korunmak adına içeriği ve üretim zamanı bilinmeyen yiyecekler kesinlikle tüketilmemelidir. Mutlaka taze olduğunu bildiğimiz, buzdolabında ya da derin dondurucuda kendi sakladığımız ürünleri tüketmeyi tercih etmek, fast food zincirlerinden uzak durmak; karın ağrısı, kusma ve ishale giden besin zehirlenme olasılığını büyük oranda azaltacaktır. Besin zehirlenmesine neden olan diğer durum ise, sebze ve meyvelerin yeterince yıkanmaması nedeniyle görülmektedir. Restoranlarda salata siparişi verince aklımıza bu olasılıklar gelmeli ve iyi yıkandığından emin olduğumuz mekânlarda bu besinleri tüketmeyi tercih etmeliyiz” dedi.

Isırıklar ve Kaşıntılar

Karaca, yazın sık görülen bir diğer sağlık sorununun da doğada meydana gelen ısırıklar olduğunu belirtti, “Özellikle ormanlık alanlarda meydana gelen böcek, sivrisinek, akrep ya da arı sokmaları alerjik bünyelerde istenmeyen sonuçlara sebep olabilir. Hızlı müdahale edilmesi gerekir. Böcek sokmalarında ilk müdahale ısırılan bölgeyi soğuk su ve sabun ile yıkamak ardından soğuk kompres veya buz uygulamak, kalan iğne varsa çıkarmaya çalışmak olmalıdır. Eğer arı, akrep ya da yılan sokması gibi daha ciddi saydığımız durumlar olursa ilk müdahale ardından mutlaka hızlı bir şekilde hastane acillerine gitmek önemlidir. Panzehir uygulanması ve acilde en az 6 saat gözlemde kalmak önemlidir.”

Bulaşıcı Yaz Enfeksiyonları

Enfeksiyon hastalıklarının bulaş oranının da bu dönemlerde yüksek olduğunun altını çizen Acıbadem Life hekimlerinden Uzm. Dr. Aslı Azakoğlu Karaca, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Yaz aylarında sıcak ve nem yüzünden daha hızlı şekilde üreyebilen bakteriler özellikle kalabalık alanlardan bulaşmakta ve çeşitli enfeksiyonlara yol açmaktadır. Gözlerde yanma, batma, kaşıntı ve sulanma ile kendini gösteren göz enfeksiyonları; kulak ağrısı, kulakta basınç hissi ve duyma güçlüğü gibi belirtiler gösteren Otit (kulak enfeksiyonları); özellikle kirli ellerle gözlerin ovuşturulması, kulak temizliğinin sık ve kulak temizleme çubukları ile yapılması, kalabalık ve hijyenik olmayan havuzlarda uzun süre bulunulması gibi etkenler nedeniyle kolaylıkla bulaşabilen hastalıklardır. Bu nedenle hijyeninden emin olunmayan sularda yüzmekten kaçınmak önlem olarak atacağımız ilk adımdır.

Yukarıda bahsettiğim hastalıklar yaz aylarında sıklıkla karşılaştığımız problemler olup özellikle sıcak yaz günlerinde günlük yaşamı olumsuz yönde etkilemektedir.

Yaz hastalıklarına karşı gerekli önlemleri alıp daha dikkatli davranarak yaz aylarını daha keyifli geçirebilirsiniz.”